Jinekolojik Muayene ve Takip Aralıkları çok önemlidir. Kadın hastalıklar açısından, her kadının yılda en az bir defa muayeneden geçmesi önerilir. Bu muayeneler, pek çok jinekolojik hastalığın erken teşhis ve tedavisinde önem taşır.
Enfeksiyonlar miyom uteri kanserler, yumurtalıklarda kist kitle, doğumsal yapısal anormallikler bu muayeneler sırasında tespit edilebilir ve hastaya erken tanı-tedavi şansı verir. Dolaysıyla, hayat kurtarıcı olabilir. Rutin yıllık kontrol dışında, hastalar; akıntı kaşıntı, vajinal kanama düzensizlikleri, tüylenme-kıllanmada artış, karın-kasık ağrısı vb. şikayetleri olduğunda ise hemen doktorlarına başvurmalıdırlar.
Hasta bir kadın hastalıkları ve doğum uzmanına başvurduğunda, önce hastanın rahatsızlığı ile ilgili ayrıntılı öyküsü alınır. Şikayetlerin neler olduğu ne zaman başladığı, ne kadar zamandır devam ettiği tespit edilir. Öykü alma işleminden sonra jinekolojik muayene şekli hastanın daha önce cinsel deneyim yaşayıp yaşamadığına, bakire olup olmadığına göre değişiklik gösterir.
Bakire hastalarda, dış genital bölgeler enfeksiyon, siğiller, akıntılar, alt lezyonları, açısından gözlenir. Bu hastalara spekulum muayenesi yapılmaz. İdrara sıkışık halde iken, karın üst duvarından yapılan pelvik ultrason ile değerlendirilirler. Ultrason değerlendirilmesinde, hastanın uterusu ve yumurtalıkları incelenir. Uterus miyomları, kistler, yumurtalık kistler, kitleleri, kronik enfeksiyonların tüplerde oluşturabildiği genişlemeler, uterusun yapısal anormallikleri tanısı konulabilen anormalliklerdir.
Bakire olmayan, cinsel yaşantısı olan hastaların muayeneleri; jinekolojik muayene masalarında, sırtüstü yatar pozisyonda (litotomi) yapılır. Dış genital bölgedeki siğiller, aftlar, kitleler, cilt enfeksiyonları açısından değerlendirilir. Vajina ve rahim ağzı (serviks), spekulum muayenesinde izlenir. Vajinal enfeksiyonlar, vajina kistler, kanserler, rahim ağzı yaraları, akıntıları, kitleleri bu muayene sırasında tespit edilir. Spekulum muayeneleri sırasında smear ve HPV virüs tarama testleri de en az üç yılda bir alınmalıdır. Spekulum muayenesinin ardından, vajinal tuşe yöntemi ile hastanın rahmi ve yumurtalıkları değerlendirilir. Son olarak ise vajinal yada abdominal USG ile uterus ve yumurtalıklar gözlenir. Jinekolojik USG’de rahmin büyüklüğü, yapısı, kistleri ve tümörleri değerlendirilir. Bu muayeneler kadının herhangi bir jinekolojik şikayeti olduğunda hemen; şikayeti yoksa yılda bir kez düzenli aralıklarla yapılmalıdır.
Menopoza giren kadınlarda ve 40 yaşına giren hastalarda, jinekolojik muayenelere meme muayeneleri de eklenmelidir.
Memede sorun olmazsa, 40 yaşında ilk momografi- meme USG ile memede kitle, kist, kanser taraması yapılır. Kist yada kitle tespit edilen hastaya yıllık momografi, 6 ayda bir meme USG önerilir. Kitle yada kist olmayan hastalar, en fazla 2 yıl arayla taramalarını yaptırmaya devam etmelidirler.
Unutulmamalıdır ki, düzenli tarama testlerini yaptırmak hastalıkları erken teşhis ce tedavi edebilme şansı verir. Yaşam süresini ve kalitesini artırır.
Yazan: Dr. Elif Baktıroğlu